PLEASE CLICK HERE FOR ENGLISH VERSION
PLEASE CLICK HERE FOR GREEK VERSION
PLEASE CLICK HERE FOR ITALIAN VERSION
11 Mayıs 2013 tarihinde Hatay, Reyhanlı’da meydana gelen patlama 52 insanımızın ölümü ile sonuçlanmıştır. Çeşitli yayın organlarında da haber yapıldığı üzere, Devletin söz konusu patlama hazırlıkları hakkında önceden bilgi sahibi olduğu iddiaları gündeme gelmiştir.
PLEASE CLICK HERE FOR GREEK VERSION
PLEASE CLICK HERE FOR ITALIAN VERSION
11 Mayıs 2013 tarihinde Hatay, Reyhanlı’da meydana gelen patlama 52 insanımızın ölümü ile sonuçlanmıştır. Çeşitli yayın organlarında da haber yapıldığı üzere, Devletin söz konusu patlama hazırlıkları hakkında önceden bilgi sahibi olduğu iddiaları gündeme gelmiştir.
Kendilerini “Redhack” olarak adlandıran bir hacker grubu, 22 Mayıs 2013 tarihinde devletin bu saldırı hakkında önceden bilgi sahibi olduğuna dair resmi askeri yazışmaları yayımlamış, bu yazışmaların varlığı ve gerçekliği kabine üyeleri tarafından da kabul edilmiştir. Devlet yetkilileri, yayımlanan belgelerin fotoğraf şeklinde olduğu, Devletin herhangi bir resmi internet sitesinden hacklenmediği, aksine sızdırıldığı iddiası ile fail arama yoluna gitmiştir. Er Utku Kalı’nın AÇIKLADIĞI İDDİA EDİLEN belgeler, Hatay, Reyhanlılı vatandaşlarımızın hayatına mal olan hataları gözler önüne sermektedir. Belgelerin sızdırılmasından çok bizzat bu hataların önemli olduğu aşikardır. Ama sızdırılma vakasının kendisi hataların önüne geçmiştir.
Soruşturma sürecinde, Amasya İl Jandarma Komutanlığı’nda askerliğini
yapmakta olan iki er, şüpheli olarak Sivas’ta bulunan askeri savcılığa
ifadeleri alınmak üzere sevk edilmişlerdir. Erlerden sadece Utku Kalı “ifşa
edilen belgelerin görevli olduğu saatler zarfında sisteme gelmiş olması”
gerekçesiyle “yoğun suç şüphesi”ne konu edilmiştir.
Kendisine tam olarak neyin isnat edildiğini öğrenmek ve aynı zamanda
avukat olan bir aile bireyi eşliğinde ifade vermek istediği için, yasal
süreleri de aşacak şekilde gözaltına alınmış, diğer er ise “ifşa edilen
belgeler görevli olduğu saatler zarfında sisteme gelmediği” için salınarak
birliğine geri gönderilmiştir. Er Utku Kalı yapılan duruşma sonucu
tutuklanmıştır.
Hâlâ “şüpheli” sıfatıyla soruşturması devam eden Er Utku Kalı’nın adı bilhassa
yazılı ve sosyal medyada “belgeleri açıklayan er” şeklinde zikredilmeye
başlanmıştır. Oysa Er Utku Kalı, bazı kişi ve kurumlarca peşinen kabul gördüğü
gibi ne belgeleri sızdıran ne de bu sebeple bir “kahraman” ya da benzer yönde
kabullere konu edilebilecek bir kişidir. Er Utku Kalı, uzun dönem askerlik
hizmetini yerine getiren, bunun dışında bir hususiyeti olmayan, Türkiye
Cumhuriyeti’nin 465.197 askerinden birisidir.
Utku Kalı’nın suçsuzluğunun en önemli delillerinden biri Redhack’in Utku
Kalı göz altına alındıktan sonra içeriden bilgi vermeye devam etmiş olmasıdır. Hiç
şüphesiz bu ilave bilgileri verenin göz altında bulunan Utku Kalı olduğu
düşünülemez.
Tüm bunların ötesinde, Er Utku Kalı’nın hukuk mücadelesinin başladığı
ve sürdüğü bu aşamada asla ihmal edilmemesi gereken asıl nokta şudur: Ortada MAKUL GEREKÇE, DELİL YOKKEN VE HUKUKİ ŞARTLAR OLUŞMAMIŞKEN
TUTUKLANAN, anılan belgeleri ifşa etmekle doğrudan Devlet yetkilileri tarafından
peşinen itham edilen ER UTKU KALI
SUÇSUZDUR. Bu nedenle özgürlüğüne bir an önce kavuşması ve normal
hayatına dönmesi için gerekli tüm adımlar bir an önce atılmalıdır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder